Luca Pierro

Photographer / Bak 17
www.behance.net/Luca-P

English

My figure represents a man, “the man,” involved with materials. In this way, the body becomes the tool for the expression. The traceability of the material used on the body surface is important for me.

Türkçe

Benim figürüm, maddelerle ilişki kuran bir adamı temsil ediyor. Bu yolla vücut, ifadelerin aracı olmaya başlıyor. Farklı materyallerin vücut yüzeyindeki izlenebilirliği benim için önemli.

There is a perfect balance between real and unreal in most of your photographs. By using different materials like milk, water and flour, you transform real poses to art pieces. How was your process of developing such a style?

I try to reach the effects, textures and lights with the least amount of manipulation as possible so I use a lot of materials like flour, milk, water and other. For the lighting, I usually use a single light with an umbrella reflector. Light and dark: the contrast between these two elements evokes the struggle between life and death. 

You live and work in Cagliari, a part of the beautiful island of Sardinia, which has witnessed the rule of several civilizations in the history. Does your city feed your inspiration enough? Do you have any plans to move to Rome, where you spent a few years for your studies? 

Sardinia is a land full of charm and tradition that, in part, has a deep connection with my heritage.

It's always in my heart.  With its smells, colors and sounds, my island it's one of the rare uncontaminated places yet existing in the Mediterranean.

I do not think of moving to Rome for now. Most likely I'll be moving to Milan for business next year.

Are you interested in cinema? What type of movies and which directors do you like most, in terms of visual comprehension? 

I love Kubrick: like many people, 2001: A Space Odyssey is my favorite movie.

Actually I like many films of science fiction but it is hard to find movies that can be defined masterpieces.

I also like Polanski, Lars Von Trier, David Lynch, Abel Ferrara. 

If you had a chance to get back in the history and meet Caravaggio, what would be your first question to him?

I'd like to learn his techniques on the light, faces, contrasts. It would probably be the wrong question. Actually, I'd just settle and watch him painting.

Does music have an important role in your creative world?

The music, especially the new one, is an essential part of my creative world, at least as important as a good book, traveling, meeting new people or learning something new. All these things help me look at the everyday life from a different point of view. Lately, I like to listen bands like Board of Canada, Tycho and The Album Leaf while working.

A few of your photographs are downloadable in Getty Images. Some photographers think that presenting their art in stock photography websites affects their prestige in a negative way, while some of them think that it's just a good opportunity. What's your point of view?

I am very grateful to Getty Images. Thanks to them, my work has been able to find a good visibility. For example, a few months ago, I took part in an exhibition entitled "It takes more", at the Getty Images Gallery in London and then all over the world.

Thanks to Getty some of my works were selected for major publications and novels throughout the world. I'm not worried about my reputation and besides I could not promote my work in any better way. At the moment I don't have a gallery and I'm not included in an artistic circuit. I just try to have fun and to promote what I do. That's all. 

Are you planning to keep photography as just a strong way of expressing yourself, or will you also consider stepping up in your career as a professional?

Frankly I do not know. I always hope that life will surprise me and bring me where today I did not think to arrive.

I only know that in addition to working - I'm a lawyer - I need to express my feelings through a creative process.

For now this creative process is called photography.

Tomorrow we'll see. 

Theme of the 17th issue of Bak Magazine is 'Face'. Photographers, especially the ones who are specialized in portraits, tell their stories by capturing extraordinary facial expressions. In your photographs, facial expressions are not that emphasized. You give that strong feeling to your viewers with the perfect usage of different materials, covers, make up or motion. We don't ask questions like 'why is this guy sad' or 'why does he smile like that'. What we ask is 'what is happening'. Is this an intentional decision, or a visual preference?

The intention in my self portrait series is to express a micro and macro cosmos where the figure of the artist can forcefully enter the scene. My figure represents a man, "the man," involved with materials. In this way, the body becomes the tool for the expression. The traceability of the material used on the body surface is important for me. 

In this sense, I'm not interested in telling the story of a single man, but rather in describing feelings and moods that are universal.

I try to capture what is hidden in each of us.

Fotoğraflarınızın çoğunda, gerçek ile gerçeküstü arasında kurulmuş kusursuz bir denge olduğunu görüyoruz. Süt, su ve un gibi farklı malzemeleri kullanarak gerçekçi pozları birer sanat eserine dönüştürüyorsunuz. Böylesine bir tarzı oluştururken nasıl bir süreçten geçtiniz?

Dokulara ve farklı ışık etkilerine ulaşma noktasında olabildiğince az manipülasyon yapmaya çalışıyorum. Bu yüzden un, süt ve su gibi farklı maddeleri deniyorum. Aydınlatma için genellikle şemsiyeli yansıtıcıya sahip tek ışık kaynağı kullanıyorum. Aydınlık ve karanlık… Bu iki durumun yarattığı zıtlık, yaşam ve ölüm arasındaki zıtlık gibi…

Yaşamınızı ve çalışmalarınızı, güzel Sardinya Adası'nın bir parçası olan Cagliari'de sürdürüyorsunuz. Burası, çok sayıda farklı medeniyete ev sahipliği yapmış tarihi bir yer. Şehriniz sizin için önemli bir ilham kaynağı olabiliyor mu? Eğitiminiz sırasında bulunduğunuz Roma'ya taşınmak gibi bir fikriniz var mı?

Sardinya, cazibeli ve gelenekleri olan bir yer. Kültürel ve coğrafi mirasıyla derin bir ilişki kuruyorum. Kokuları, renkleri ve sesleriyle daima kalbimde… Belki de Akdeniz'in en kirletilmemiş, en temiz kalmış yerlerinden biri…

Şimdilik Roma'ya taşınmayı düşünmüyorum. Sanırım önümüzdeki yıl iş için Milano'ya yerleşeceğim.

Sinemayla ilgileniyor musunuz? Ne tür filmler ve yönetmenler, görsel bakış açınıza daha yakın geliyor?

Ben Kubrick'i seviyorum, diğer milyonlarca insan gibi… 2001: A Space Odyssey, favori filmim.

Aslında bilim kurgu türünde birçok filmi beğeniyorum ancak 'başyapıt' olarak nitelendirilebilecek çok az sayıda yapım var.

Polanski'yi, Lars Von Trier'i, David Lynch'i ve Abel Ferrara'yı da sevdiğimi belirtmeliyim.

Zamanda yolculuk yapma şansınız olsaydı ve Caravaggio'yla tanışma ayrıcalığına erişseydiniz, kendisine ilk olarak hangi soruyu yöneltirdiniz?

Işık, yüzler ve kontrastlar konusundaki tekniklerini öğrenmek isterdim. Büyük ihtimalle bu, ona sorulacak yanlış bir soru olurdu. Aslında sanırım öylece oturup resim yapmasını izlemeyi tercih ederdim…

Müziğin, yaratıcı dünyanızda önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebilir miyiz?

Müzik, özellikle de yeni çağın müziği, yaratıcı dünyamın en önemli parçalarından biri… En az iyi bir kitap, seyahat, yeni insanlarla tanışmak ve yeni şeyler öğrenmek kadar… Bütün bunlar, sıradan günlük yaşantıya farklı bir bakış açısıyla bakabilmeme yardımcı oluyor. Son zamanlarda Board of Canada, Tycho ve The Album Leaf gibi grupları dinliyorum.

Fotoğraflarınızın bazıları, Getty Images'dan satın alınabiliyor. Bazı fotoğrafçılar, eserlerini stok fotoğraf sitelerinde sunmanın, prestijlerine olumsuz yansıyabileceğini düşünüyorlar. Bazıları ise bunun önemli bir fırsat olduğu görüşünde. Sizin bakış açınız nedir?

Doğrusu ben Getty Images'a teşekkür borçluyum. Onlar sayesinde işlerimi çok fazla insan gördü. Örneğin birkaç ay önce, Londra'daki Getty Images Galerisi'nde 'It Takes More' adlı bir sergide çalışmalarım yer aldı. Sonrasında da bu işler, tüm dünyada görücüye çıkmış oldu. Yine Getty sayesinde çalışmalarımdan bazıları, çok önemli basılı yayımlarda sanatseverlerle buluştu. Prestij konusunda sert bir fikrim yok. Ayrıca onlar olmadan işlerimi bu kadar iyi tanıtamazdım. Şu anda herhangi bir galeriyle çalışmıyor, profesyonel anlamda sanatsal bir çevrenin içinde yer almıyorum. Keyif almaya çalışıyor ve yaptıklarımı insanlarla paylaşmak istiyorum. Hepsi bu. 

Fotoğrafçılığı, kendinizi ifade etmenin güçlü bir yolu olarak kullanmaya devam mı edeceksiniz, yoksa profesyonel bir kariyer oluşturmayı da düşünüyor musunuz?

Aslına bakarsanız bunu ben de bilmiyorum. Daima hayatın bana sürpriz yapmasını umut ederim. Bir avukat olarak bugün, gelmeyi pek de beklemediğim bir yerdeyim diyebilirim. Duygularımı yaratıcı bir biçimde ifade etmekten büyük keyif alıyorum. Bunun yolu bugün fotoğraf, yarın belki de başka bir şey olacak…

Bak Dergisi'nin 17. sayısında konumuz 'Yüz'. Fotoğrafçılar, özellikle de portreler konusunda uzmanlaşmış olanlar, hikayelerini sıradışı yüz ifadelerini yakalayarak anlatıyorlar. Sizin fotoğraflarınızda ise, yüz ifadeleri vurgulu değil. O güçlü hissi, farklı malzemelerin mükemmel kullanımıyla izleyicilere aktarıyorsunuz. Bazen makyajla, bazen de hareketle… Fotoğraflarınızı gördüğümüzde 'Bu adam neden üzgün' ya da 'Neden böyle gülümsüyor' demiyoruz. Daha çok 'Burada neler oluyor' diye soruyoruz. Bu, özellikle yarattığınız bir duygu mu yoksa görsel bir tercih mi?

Kendi portrelerimi, mikro ve makro kozmosu ifade edebilmek, sanatçı figürünü sahnenin içine zorla sokabilmek için kullandım. Benim figürüm, maddelerle ilişki kuran bir adamı temsil ediyor. Bu yolla vücut, ifadelerin aracı olmaya başlıyor. Farklı materyallerin vücudun yüzeyindeki izlenebilirliği benim için önemli. Yani özetle; sadece bir adamın hikayesini anlatmakla değil, genel duygu ve ruh hallerini yansıtmakla ilgileniyorum. Her birimizin içinde 'saklı' olan şeyleri yakalamaya çalışıyorum.