Alex Trochut

Graphic Designer / Bak 12
www.alextrochut.com

English

Türkçe

If you have got a time machine, which period of history and where would you like to go first?

I'd like to see the future, rather than the past.

Would you please tell us about your grandfather Joan Trochut's SuperVeloz system?

This is a quote from Andreu Balius' article that explains the SuperVeloz system:

"SuperTipo Veloz was created by Joan Trochut (1920-1980) and produced in 1942 by Fundición Tipografica Iranzo in Barcelona (Spain). It was a collection of combining figures that featured itself as an extraordinary type modular system.

Versatility of this system allowed printers develope their ideas —create logotypes, letterheads, characters, illustrations— without the normal constraints when working with pieces of lead type, and according their little budgets."

You finished your education in Elisava, Barcelona and then, went to Berlin by joining the Erasmus programme. Before beginning to work, you also did your internships there. What do you think about the art education in Europe? Were you totally satisfied with the education you got? If not, what kind of things should be changed, in your opinion?

I think I had good teachers and good classmates. I could share and learn many things at school. Experience is the best teacher in my opinion, so the deeper a teacher makes you go into your work and has the ability to see what the best thing to pull out of you the best you'll get in your formation. But i totally think school is not the key, I think it's more about your will to effort and mood for learning, than anything else.

How often do you use your pen, brush and paper, instead of your computer? Do you think the computer technology affected people in bad ways and made them a little bit lazy?

I only use pen and paper in the first step of the process, to have a fast preview of compsition and shapes, after that I use the computer. I think computer is a new tool still and we are still learning more and more how to use it and control it, and see across the fancy effects, and learn to work on expanding posibilities in a good way.

After getting jobs at some design firms such as Toormix and Vasava, you began working as a freelance. How do you compare working for a boss and being the boss of yourself? Are you planning to continue this way, or have you missed being in an agency?

After starting as a freelance, I only plan thinks on my own way of seeing a good result and determining the time I want to spent on every project throught that, but I miss the feedback and having someone that makes you see new things and learn, that's why I like working as much as I can with other creative teams and combine myself with other ways of looking at work, to keep this team feelin somehow.

Imagine that you have limitless budget and you are founding a typography museum. What kind of building would you design, where would it be located and what name would you choose for it?

Wow... I'm not ready to think about something this big, if I say something I'll read it tomorrow and think to myself "how could I say soemthing like that!?"

Imagine that Helvetica, Frutiger, Baskerville, Optima and Bodoni are five different people in your neighborhood. What kind of guys would they be? Which would be your best friend and which one you would like to be far from? When you close your eyes, do you see what they are doing now?

I'm sure we could all be friends... Everyone will be a a good mate on some diffrent situation. So I guess I try to join them in their best envoirments and not go out with all of them to the same party.

How does music affect your mood? Do you often listen to music or do you choose silence when you are working?

I need music to work, to make me put in some kind of loop to turn me more active.

Theme of our current theme is "Red". What does this word mean to you? What does it make you feel?

RedShape is electronic artists that really make this color be intense to me. It makes me think of night time.

Bir zaman makineniz olsaydı, öncelikle tarihin hangi dönemine ve nereye gitmek isterdiniz?

Geçmişi görmektense geleceği görmeyi tercih ederdim.

Bize büyükbabanız Joan Trochut'un SuperVeloz sisteminden söz eder misiniz?

Andreu Balius'un SuperVeloz'u açıklayan makalesinden bir alıntıyla yanıt vereyim.

"SuperTipo Veloz, 1920-1980 yılları arasında yaşamış Joan Trochut tarafından yaratıldı ve 1942'de Barselona'daki Fundición Tipografica Iranzo'da üretildi. Yazı sistemlerini sıradışı bir biçime sokan birleşik figürleri içeren modüler bir sistemdi.

Sistemin çok yönlülüğü, yazıcılara, düşük bütçelerine ve belli yazıların sınırlı ve kısıtlayıcı yapılarına rağmen kendi fikirlerini geliştirerek logolar, başlıklar, yazı karakterleri ve illüstrasyonlar yapabilme fırsatını verdi.

Eğitiminizi Barselona Elisava'da tamamladınız ve Erasmus programına katılarak Berlin'e gittiniz. İş hayatınıza başlamadan önce burada staj çalışmaları da yaptınız. Avrupa'da sanat eğitiminin işleyişi hakkında ne düşünüyorsunuz? Aldığınız eğitimden tümüyle memnun kalmış mıydınız? Sizce değişmesi gereken şeyler var mı?

Ben, iyi öğretmenlerim ve iyi sınıf arkadaşlarım olduğunu düşünüyorum. Okulda birçok şeyi paylaşabiliyor ve öğrenebiliyordum. Yine de en iyi öğretmen tecrübedir. Öğretmen, sizinle birlikte işin ne kadar derinine inerse, kendi oluşumunuzu o kadar iyi yaratırsınız. Ama bence okul anahtar değil. Gösterdiğiniz çaba ve öğrenme arzunuz her şeyden daha önemlidir.

Bilgisayar yerine kaleminizi, fırçanızı ve kağıtlarınızı ne sıklıkta kullanıyorsunuz? Bilgisayar teknolojisinin yaratıcı insanları olumsuz yönde etkilediğini ve onları bir ölçüde tembelliğe ittiğini düşünüyor musunuz?

Çalışma sürecimin ilk aşamasında, şekilleri hızlıca yerleştirirken sadece kağıt ve kalem kullanıyorum. Sonra bilgisayara geçiyorum. Bence bilgisayar hala yeni bir araç ve onu kullanıp kontrol etmeyi öğrenmeye hala devam ediyoruz. Olumlu etkilerini görüyoruz ve olasılıkları genişletmek için yeni şeyler öğrenmeyi sürdürüyoruz.

Toormix ve Vasava gibi bazı tasarım firmalarının bünyelerinde yer aldıktan sonra serbest çalışmaya başladınız. Patron için çalışmak ile kendi kendinin patronu olmayı karşılaştırdığınızda neler görüyorsunuz? Bu şekilde devam etmeyi mi düşünüyorsunuz, yoksa ajans ortamını özlediniz mi?

Serbest çalışmaya başladıktan sonra şunu gördüm... Yaptığım işlerin sonuçlarına kendim karar veriyorum, ayrıca hangi işe ne kadar zaman ayıracağımı da ben ayarlıyorum. Ancak bir yandan da ajanslarda yaptığım işlere getirilen yorumları özlüyorum. İnsanların yeni şeyler görmemi ve öğrenmemi sağlamalarını... Bu yüzden, söz konusu 'ekip ruhunu' korumak için yaratıcı ekiplerle birlikte çalışmaya özen gösteriyorum.

Sınırsız bütçeniz olduğunu ve bir tipografi müzesi açacağınızı hayal edin. Nasıl bir bina tasarlardınız? Müzeyi nerede açar ve adını ne koyardınız?

Vauv! Sanırım bu kadar büyük bir şey hakkında düşünmek için hazır değilim. Şimdi bir şey söylersem, yarın okuyup kendi kendime "Böyle bir şeyi nasıl söylemişim" diyebilirim!

Helvetica, Frutiger, Baskerville, Optima ve Bodoni'nin, size komşuluk eden beş kişi olduğunu düşünün. Nasıl insanlar olurlardı? En iyi arkadaşınız hangisi olurdu ve hangisinden mümkün olduğunca uzak durmaya çalışırdınız? Gözlerinizi kapadığınızda, neler yaptıklarını görebiliyor musunuz?

Eminim hepimiz iyi arkadaş olurduk. Herkes belli koşullarda iyi birer eş olabilir. Onlara en iyi oldukları yerlerde eşlik etmeye çalışır ve aynı partiye hepsini birlikte götürmemeye dikkat ederdim.

Müzik, ruh halinizi nasıl etkiliyor? Çalışırken müzik dinlemeyi mi yoksa sessizliği mi tercih edersiniz?

Çalışırken müziğe ihtiyaç duyarım. Beni sürekli başa sarıp daima canlı tutsun diye...

Bak Dergisi'nin 12. sayısında konumuz "Kırmızı". Bu sözcük size neleri ifade ediyor ve neler hissettiriyor?

Benim için kırmızıyı heyecan verici yapan şey, elektronik müzik sanatçıları RedShape'tir. Bana geceyi hatırlatır.